Oblada melanura
Daha yaygın olarak bilinen adıyla “melanurya” veya “karasinek balığı”, Sparidae familyasına ait küçük bir deniz balığıdır. Bu tür, özellikle Akdeniz, Karadeniz ve Atlantik Okyanusu’nun doğu kıyıları gibi bölgelerde bulunur ve hem ticari hem de amatör balıkçılık için popülerdir.
Fiziksel Özellikleri
- Görünüm: Oblada melanura, yuvarlak ve hafifçe yassı bir gövdeye sahip olup, genellikle parlak gümüşi bir renge sahiptir. En belirgin özelliği, kuyruk kökünde bulunan ve siyah bir “saddle” (eyeri andıran) işaretidir. Bu işaret, balığın adını almasına neden olan özelliğidir.
- Boyut: Genellikle 15-30 cm arasında uzunlukta olan Oblada melanura, bazı durumlarda 40 cm’ye kadar büyüyebilir.
Davranışsal Özellikler
- Doğa: Oblada melanura sürüler halinde yaşar ve genellikle sığ su alanlarında bulunur. Oldukça hareketli ve meraklı bir türdür.
- Üreme: Üreme dönemi ilkbahar ve yaz ayları arasında gerçekleşir. Yumurtalarını serbestçe su kolonuna bırakır ve larvalar planktonik bir dönem geçirir.
Yaşam Alanı ve Beslenme
- Habitat: Oblada melanura, genellikle kıyısal resifler, yosunluklar ve kayağanlar gibi yapıların bulunduğu alanlarda bulunur. Sığ suyu tercih eden bu tür, 1 ila 50 metre derinlikler arasında yaşayabilir.
- Diyet: Omnivor bir diyet izler; diyeti deniz yosunları, zooplankton, küçük kabuklular ve diğer küçük deniz canlılarını içerir.
Ekolojik ve Ekonomik Önemi
- Ekosistem Rolü: Karasinek balığı, kıyısal ekosistemlerdeki besin zincirinde önemli bir rol oynar. Hem av hem de avcı olarak çeşitli deniz canlıları ile etkileşimde bulunur.
- Ekonomik Değer: Ticari bir değere sahip olan Oblada melanura, özellikle Akdeniz ülkelerinde ticari ve sportif balıkçılık için popülerdir. Lezzetli eti nedeniyle lokal mutfaklarda sıkça kullanılır.
Koruma Durumu
- Oblada melanura, genel olarak bol bulunan bir tür olarak kabul edilir ve IUCN tarafından “Asgari Endişe” altında listelenmiştir. Ancak, kıyısal habitatların bozulması ve aşırı avlanma gibi faktörler bu türün bazı lokal popülasyonlarını tehdit edebilir.
Bu balık, Akdeniz ve çevresindeki suların tipik bir örneği olarak, deniz biyoçeşitliliğinin korunması ve anlaşılması açısından önemli bir türdür.